27 Ekim 2011 Perşembe

Sürü Psikolojisi Fobisi

Bugün kendimle ilgili bir analiz yaptım. Hayatımda hep insanların seçmekten çekindiği şeyleri seçmişim.
Hep zor gelen, yapılmak istenmeyen şeylere talip olmuşum.
Bunu ancak şimdi fark ediyorum. Ve şu sıralar içinde bulunduğum iş değiştirme sürecinde de aynen bu şekilde devam etmiş gelenek. Steve'ciğimin dediği gibi noktalar ancak geriye dönük birleştirilebiliyor.



Bir şeyi yapmaya ilk atılan hep ben olmak istiyorum. O şeye sonradan yoğun talep olduğunda da kesin soğuyorum.


Daha hiç bir arkadaşımın sevgilisi yokken, benim niye sevgilim yok, olacak diye kafaya takan da ilk bendim. Çevremdekilerin garip bakışlarına aldırmadan...


Sonra yine garip bakışlara aldırmaksızın Ermeni bir çocuğa aşık olan ve ilişkilerin iki günde bittiği bir dönemde senelerce çıkan...


Üniversite sınavında fena olmayan bir puan yapmama rağmen tekrar gireceğim diye kafaya takmam... Sonra bir kıza asla uygun olmayan makine mühendisliğini seçmem...


Dünyanın en büyük firmalarından birinde çalışmaya başladım. İsmini her söylediğimde çevremdekilerin gözünde sınıf atladığımı görmek belki mutlu etmeliydi beni... Ama hep rahatsız etti. Hep kendimi kapana kısılmış hissettim. Hep seçimlerimde tarafsız karar veremem diye korktum. Şartlarım gayet iyi olmasına rağmen hep bir çıkış aradım.


Ve sonunda buldum. Ya da bulduğumu zannettim bilmiyorum. Ama en azından şu anda yaptığım şeyi kimse onaylamıyor. O bile büyük bir özgürlük. Geniş bir hareket alanı.


Beni evlendirmekten en çok soğutan cümle. Darısı başına... Ne başıma ya! Sordun mu ben ne istiyorum diye ? Hiç anlamaya çalıştın mı ben nasıl bir insanım ? Toplumsal normun var ya senden mutlusu yok. Ama benden mutsuzu da yok. Aslında gayet istediğim bir şey sevdiğim adamla hayatı paylaşmak ama dışarıdan gelen yönlendirmeler ondan bile soğutuyor.

Niye böyleyim bilmiyorum. Ama sanırım benim hayattaki temel gereksinim özgür olmak. Kişiliğim mutlaka etkilidir ama bence aile yapım da körükledi durumu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder